BANDIRMA 1 NO’LU T TİPİ KAPALI CEZA İNFAZ KURUMU'NDAN AĞIR HAK İHLALLERİ
Bandırma 1 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan Roman mahpus Erhan Bayır, cezaevindeki yaşam koşulları, fiziksel şiddet, sağlık hizmetlerine erişim ve can güvenliği açısından ciddi hak ihlalleriyle karşı karşıya kalmaktadır.
5 Aralık 2024 tarihinde, Romani Godi (Roman Hafıza Çalışmaları Derneği), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve CİSST’ten (Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği) üç avukat olarak gerçekleştirdiğimiz ziyarette, Erhan Bayır’ın yüzünde, boynunda ve kafa bölgesinde dikiş izleri olduğu, sol kolunun sargılı olduğu ve ağır bir saldırıya maruz kaldığı görülmüştür. Mahpusun beyanları, maruz kaldığı şiddetin hem diğer mahpuslardan hem de cezaevi yönetiminin ihmalinden kaynaklandığını ortaya koymaktadır.
Erhan Bayır, epilepsi hastası olması nedeniyle sürekli olarak baskıya ve tehditlere maruz kaldığını, ilaçlarının diğer mahpuslar tarafından zorla alındığını ve bu durumun şiddete dönüştüğünü ifade etmiştir. Şiddet olaylarına ilişkin şikayetlerinin alınmadığını, tutanak tutulmadığını ve etkin bir disiplin ya da adli soruşturma başlatılmadığını belirtmiştir. Ayrıca, yaralanma sonrası sağlık hizmetlerine erişimin geciktiğini ve tedavisinin eksik yapıldığını dile getirmiştir.
Cezaevi yönetimi, mahpusların güvenliğini sağlama ve temel haklarını koruma yükümlülüğünü ihlal etmiştir. Erhan Bayır’ın yaşadığı şiddet olaylarının, cezaevi yetkililerinin sorumluluklarını yerine getirmemesi nedeniyle gerçekleştiği açıktır. Şikayetlerin dikkate alınmaması, tutanak tutulmaması, disiplin soruşturması başlatılmaması ve adli soruşturmanın ihmal edilmesi, cezaevi yönetiminin sorumsuzluğunun bir göstergesidir.
Şiddet olayı sonrası Erhan Bayır’ın sağlık hizmetine erişimi de önemli bir sorun olmuştur. Yaralanmanın ardından tedaviye erişiminin gecikmesi, bir mahpusun temel sağlık hakkının ihlali anlamına gelir. Cezaevi yönetimi, mahpusların tedavi süreçlerini ve acil sağlık ihtiyaçlarını göz ardı etmiş ve bu durum Erhan Bayır’ın sağlık durumunun ağırlaşmasına yol açmıştır.
Bunun yanı sıra, cezaevi koşulları, mahpusların can güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Cezaevindeki aşırı kalabalık, hijyen eksiklikleri ve yetersiz barınma koşulları, insan onuruna yakışmayan bir yaşam standardı yaratmaktadır. Erhan Bayır, sık sık koğuş değiştirilmesine rağmen, her defasında yeni baskılarla karşılaşmış ve son olarak kalabalık ve hijyen açısından yetersiz bir koğuşta yer almak zorunda bırakılmıştır. Cezaevi yönetimi, mahpusların yaşadığı bu zor şartlara çözüm üretmek yerine, yalnızca cezai yaptırımları öne çıkarmış ve insan hakları ihlallerini derinleştirmiştir.
Cezaevi yönetimi, sadece mahpusların güvenliğinden değil, aynı zamanda sağlık hizmetlerine erişimlerinden de sorumludur. Erhan Bayır’ın yaşadığı sorunlar, cezaevi yönetiminin bu sorumlulukları yerine getirmediğini açıkça göstermektedir. Mahpusların sağlık durumları göz ardı edilmekte, hak ihlallerine yol açılmaktadır. Bu durum, sadece Erhan Bayır’ın değil, tüm mahpusların can güvenliğinin tehlikeye atılması anlamına gelmektedir.
Sonuç olarak, Bandırma 1 No’lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda yaşanan bu hak ihlalleri derhal sona erdirilmeli; Erhan Bayır ve diğer mahpusların can güvenliği sağlanmalı, etkin bir soruşturma başlatılarak sorumlular hakkında gerekli yasal işlemler yapılmalıdır. Cezaevi yönetimi, mahpusların temel haklarını ihlal etmeye devam edemez. Mahpusların yaşam ve sağlık hakları güvence altına alınmalıdır.
Romani Godi (Roman Hafıza Çalışmaları Derneği)
İnsan Hakları Derneği Irkçılık Ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon